Ben Sana Mecburum Ben sana mecburum bilemezsin Adini mih gibi aklimda tutuyorum Büyüdükçe büyüyor gözlerin Ben sana mecburum bilemezsin Içimi seninle isitiyorum Agaçlar sonbahara hazirlaniyor Bu sehir o eski Istanbul mudur Karanlikta bulutlar parçalaniyor Sokak lambalari birden yaniyor Kaldirimlarda yagmur kokusu Ben sana mecburum sen yoksun Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur Insan bir aksamüstü ansizin yorulur Tutsak ustura agzinda yasamaktan Kimi zaman ellerini kirar tutkusu Birkaç hayat çikarir yasamasindan Hangi kapiyi çalsa kimi zaman Arkasinda yalnizligin hinzir ugultusu Fatih'te yoksul bir gramofon çaliyor Eski zamanlardan bir cuma çaliyor Durup köse basinda deliksiz dinlesem Sana kullanilmamis bir gök getirsem Haftalar ellerimde ufalaniyor Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem Ben sana mecburum sen yoksun Belki Haziran'da mavi benekli çocuksun Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor Bir sileb siziyor issiz gözlerinden Belki Yesilköy'de uçaga biniyorsun Bütün islanmissin tüylerin ürperiyor Belki korsun kirilmissin telas içindesin Kötü rüzgar saçlarini götürüyor Ne vakit bir yasamak düsünsem Bu kurtlar sofrasinda belki zor Ayipsiz fakat ellerimizi kirletmeden Ne vakit bir yasamak düsünsem Sus deyip adinla basliyorum Içimsira kimildiyor gizli denizlerin Hayir baska türlü olmayacak Ben sana mecburum bilemezsin. Attila Ilhan(1960) |